Ramazan ayı, toplumsal bağların güçlendiği, yardımlaşmanın ve dayanışmanın artarak yükseldiği özel bir dönemdir. Bu dönemde en çok dikkat çeken simgelerden biri de, bilhassa Ramazan davulcularıdır. Türkiye’nin en küçük Ramazan davulcusu unvanını elinde bulunduran 5 yaşındaki Ferit, hem eğlenceli hem de anlam dolu bir hikayeye sahip. Ferit’in küçük yaştan itibaren davul vurma isteği, aile bireyleri tarafından desteklenerek hayata geçirildi. Ailesinin de teşviki ile Ferit, sokakları neşeyle doldurmak için Ramazan davulunu eline alarak yürümeye başladı.
Ferit, ramazan ayının neşesini ve coşkusunu en iyi yansıtacak simgelerden biri haline gelmiş durumda. Henüz 5 yaşında olmasına rağmen, elinden düşürmediği yetişkinlere ait olan devasa davuluyla sokakları turlayarak yaşadığı mahallede hem büyüklerin hem de çocukların sevgisini kazandı. Çocukların yüzlerindeki gülümseme, sokakların neşesi haline gelen Ferit’in attığı her adımda yankı buluyor.
Ferit’in ailesi, onun bu ilgi ve yeteneğini erken yaşta fark etti. Ailesi, onun hayalini gerçekleştirmek için gerekli destekleri sağlayarak Ferit’in kendine güvenini artırdı. Ferit, mahalledeki diğer çocuklar için bir rol model olmuş durumda. Küçük yaştaki arkadaşları ise onu izlemekten büyük mutluluk duyuyor ve onunla birlikte eğleniyorlar. Ferit’in sevecen tavırları ve samimi gülümsemesi, sokakta karşılaştığı her insanın kalbini kazandırıyor.
Ferit, sadece bir davulcu değil, aynı zamanda küçük yaşta topluma umut aşılayan bir sembol haline geldi. Ramazan ayının getirdiği dayanışma ruhunu hayata geçirmekteki katkıları, onu çevresinde sevilen ve sayılan bir kişi haline getirdi. Her sabah ezanına yakın bir zamanda, elindeki davuluyla kapı kapı dolaşan Ferit, çocukluğunu yaşayarak aynı zamanda bir sorumluluk da almanın keyfini çıkarıyor. Eğlenceli ritimleriyle sokaklarda yankılanan davul sesi, insanlara sıcak bir davet sunuyor.
Mahalle halkı, Ferit’in bu çabasını takdirle karşılıyor. Yetişkinler, onun neşeli davul sesinin, Ramazan ayının ruhunu yaşattığına inanıyorlar. Özellikle yaşlılar için Ferit’in davul sesinin hatıraları tazelemesi, birlikte geçirdikleri zamanların değerini bir kez daha hatırlatıyor. Her ne kadar Ferit henüz küçük bir çocuk olsa da, sokaklarda yürüdüğü her adım, ona büyük bir sorumluluk ve tatmin sağlıyor.
Ferit’in davul çalmayı öğrenmesi, ona yalnızca bir müzik yeteneği kazandırmakla kalmadı, aynı zamanda onun öz güvenini geliştirmesine ve sosyal becerilerini artırmasına yardımcı oldu. Kendi yaş grubundaki çocuklarla sosyal ilişkileri daha da güçlendi. Ferit, okul öncesi eğitim hayatında eğlenceli etkinliklere katılarak, başka yeteneklerini de keşfetmeye devam ediyor. Çocuk yaşta müzikle tanışmanın, onun hayatına kattığı renk, hem kendisi hem de çevresi için büyük bir fırsat sunuyor.
Sonuç olarak, 5 yaşındaki Ferit’in Ramazan davulcusu olarak ortaya çıkışı, yalnızca bir genç yetenek örneği değil, aynı zamanda Ramazan ruhunun ne denli önemli bir şekilde yaşatıldığını gösteren bir hikaye. Ferit, hem eğlencenin hem de dayanışmanın timsali olarak, önümüzdeki yıllarda büyüdüğünde belki de Ramazan davulculuğunda yeni bir çığır açacaktır. Bu küçük çocuğun azmi ve coşkusu, çevresindekilere ilham verirken umudun da simgesi oluyor. Ramazan ayının manevi atmosferinin yaşandığı sokaklarda Ferit’in davulu, yalnızca bir ses değil, bütün bir topluluğun yaşama sevincini sembolize ediyor.
