İlayda'nın kaybolduğu gün, ailesi için hayatlarının en karanlık anlarından biri olmuştu. 7 bin 300 günden fazla bir süredir kayıp olan genç kız, ailesinin ve sevdiklerinin kalplerinde her gün yeniden anılıyor. Bu kaybın ardından geçen zaman içinde umudun azalmadığı, aksine çeşitli yöntemlerin denendiği bir süreç yaşandı. Son olarak, yapay zeka teknolojilerinin desteğiyle İlayda'nın yüzünün değiştirilmesi ve yeni bir fotoğraf oluşturulması, yeniden umut ışığı oldu. Yapay zeka ile oluşturulan bu yeni resim, İlayda’nın kaybolduğunda 17 yaşında olduğu göz önünde bulundurularak, zamanla nasıl görünebileceğine dair tahmini bir profil oluşturdu. Bu yöntem sayesinde hem izleyicilere hem de araştırmacılara genç kızın bulunması için yeni bir bakış açısı sağlaması hedefleniyor.
Yapay zeka, her geçen gün daha da gelişiyor ve hayatımıza birçok alanda yeni olanaklar sunuyor. Kayıplar hakkında yapılan çalışmalar da bu teknolojinin sağladığı imkanlardan faydalandı. Geleneksel yöntemlerle kaybolan bireylerin bulunması, birçok kez zorlu ve zaman alıcı süreçler gerektirmekteydi. Ancak yapay zeka sayesinde kaybolan bireylerin yüzlerini değerlendirip, ihtiyaç duyulan özellikleri belirleyerek daha doğru bilgi edinmek mümkün hale geliyor. İlayda'nın durumu, bu uygulamaların ne denli önemli olduğunu bir kez daha kanıtlıyor. Yapay zeka ile üretilen yüz modelleri, kaybolmuş olan kişilerin bulunmasına yardımcı olmak için çeşitli platformlarda paylaşılıyor. Sosyal medya hesapları, kaybolan bireyler için oluşturulan gruplar ve gönüllü arama ekipleri, bu yeni teknolojiyi kullanarak daha fazla insana ulaşmayı umuyor. İlayda'nın hikayesi, bu sürecin sadece bir örneğidir ve benzer durumlarda gelecekte daha fazla bireyin bulunmasına yardımcı olabilecek bir ilham kaynağı olabilir.
İlayda'nın kaybolması, ailesi üzerinde derin bir etki bıraktı. Aile, kaybolduğundan beri her gün İlayda’yı aramaktan vazgeçmedi. Başta yerel medyanın desteğiyle başlayan arama çalışmaları, toplumun her kesiminden destek toplayarak daha geniş bir kitleye ulaştı. Sosyal medyada yapılan paylaşımlar, İlayda'nın hikayesinin daha fazla insana ulaşmasını sağladı. Herhangi bir bilgiye sahip olan kişiler için iletişim bilgileri paylaşarak, ait olduğu topluma bu konuda aktif bir rol üstlenmeleri için çağrıda bulunuldu. Bu süreçte aile, yardımlarıyla yanlarında olan arkadaşlarına, akrabalarına ve duyarlı insanlara minnettar olduklarını ifade ettiler. Ayrıca, toplumda kaybolan bireylerin bulunması için sürekli bilinirliğin sağlanması gerektiğine dikkat çektiler. İlayda'nın kaybolduğu gün, günün anısına düzenlenen etkinlikler ve kampanyalar, farkındalığı artırmaya yardımcı olarak yeni kayıpların yaşanmaması için bir mesaj gönderdi. Kayıp İlayda’nın hikayesi, hem bireylerin hem de toplumsal bilincin önemli bir parçası haline geldi. Yapay zeka ile yapılan bu çalışma, toplumun kayıplara karşı daha duyarlı olmasına ve bu tür durumların önlenmesi veya çözülmesine katkı sunmayı amaçlıyor. Her geçen gün İlayda'nın bulunması için yapılan işler, onun toplumda bıraktığı derin etkiyi de gözler önüne seriyor. Herkesin bulunduğu yerde, kaybolma korkusunun yaşanmaması ve sevdiklerimizin güvenliğinin sağlanması için toplumsal bir sorumluluk alma zamanıdır.
İlayda'nın ve onun gibi kaybolan birçok bireyin hikayesinin son bulması, sadece aileleri değil tüm toplumu ilgilendiren bir konu. Gerek yapay zeka teknolojileri sayesinde yapılan çalışmalar, gerekse toplumun bir parçası olarak insanlığın dayanışma hissi, gelecekte daha fazla insanın yeniden kavuşulmasına olanak sağlayabilir. Unutmayalım ki, kaybolan bir birey asla yalnız değildir ve bulunması için sadece bir ipucu yeterlidir.