Doğu Akdeniz’in güzel kıyılarıyla ünlü Hatay, dün akşam saatlerinde beklenmedik bir fırtınanın etkisi altına girdi. Aniden bastıran rüzgar ve sağanak yağış, kıyı bölgelerinde ve şehir merkezinde büyük bir panik yarattı. Özellikle deniz kıyısında bulunan tekneler, şiddetli dalgalar nedeniyle alabora olurken, pek çok ağaç da rüzgarın etkisiyle devrildi. Yerel halk, kısa sürede yaşanan bu olumsuz duruma tepki gösterirken, ekipler de anında harekete geçerek zarar gören alanlarda kesim ve temizlik çalışmalarına başladı.
Hatay Valiliği, fırtınanın ardından yapılacak müdahaleler için acil durum koordinasyon merkezini devreye soktu. İlk belirlemelere göre, fırtınada zarar gören bölgelerde hasar tespit çalışmaları başlatıldı. Ayrıca, deniz trafiği de ciddi ölçüde aksadı; birçok tekne kıyıya çekilirken, bazıları da kurtarma ekipleri tarafından sahil güvenlik yardımı ile kurtarıldı. Halk, yaşanan bu doğal afete hazırlıksız yakalanmanın endişesini taşırken, meteorolojik verilerin güncellenmesi ve halkın bilgilendirilmesi gerektiğinin altı çizildi.
Fırtınanın yarattığı tahribatın en çok hissedildiği bölgelerden biri de Antakya'dır. Antakya Belediyesi, fırtınadan etkilenen bölgelerde acil yardım ve destek ekipleri oluşturdu. Yerel sivil toplum kuruluşları da, ihtiyaç sahiplerine ulaşmak için seferber oldu. Göçmen ve yerel halkın buluştuğu bu süreçte, dayanışma ruhunun ön plana çıktığı gözlemlendi. Gıda, giyecek ve barınma yardımları hızla organize edilirken, gönüllü ekipler de devrilen ağaçların temizliğinde ve zarar gören yapıların onarımında görev aldı. Fırtınanın ardından Hatay’ı normal yaşamına döndürmek için herkesin el birliğiyle çalışması gerektiği vurgulandı.
Son olarak Hatay halkı, yaşanan bu doğal olaydan çıkarılacak dersler olduğunu belirtirken, ilerleyen dönemlerde benzer olaylara karşı bilinçli ve hazırlıklı olmanın önemine dikkat çekti. 2023 yılının son çeyreğine girerken, iklim değişikliği ile ilgili farkındalık kampanyaları yapılması çağrısında bulundu. Hatay'ın eşsiz güzelliklerini koruma adına, doğal afetlere karşı daha dirençli hale gelmek için eğitimlerin ve etkinliklerin artırılması gerektiği ifade edildi.
